Ramazan ayıyla birlikte sofralarda ikram edilen yemeklerin çeşidinin arttığını kaydeden uzmanlar, bunun da reflü ve astımı tetiklediğini ifade ediyor.

Pek çok astım hastasında reflü şikayetinin de bulunduğunu hatırlatan uzmanlar, bol çeşitli iftar ve sahur sofralarının reflü şikayetlerini ve astım ataklarını arttırdığını vurguluyor.

Reflünün beslenme alışkanlıklarıyla ortaya çıktığını, alerjik bünyeli kişilerde de alerjik astım krizlerinin bu besinlerle birlikte yaşanabileceğini paylaşan uzmanlar, sessiz reflü olarak tanımladıkları hastalarda herhangi bir şikayet olmamasına rağmen oluşan astım krizlerinin bu nedenle ortaya çıktığını dile getiriyor.

Yemek borusunun alt ucunda mide içeriğinin yemek borusuna geçişini engelleyerek kapak mekanizması görerek mide asidinin yemek borusuna kaçmasıyla meydana gelen reflünün, alerjik astımı bulunan kişilerde bronşlarda kasılmaya, astım krizlerine ve kronik öksürüğe neden olduğunu hatırlatmalıyız.

Astım hastası olan kişilerin iftar sonrasında özellikle reflüyü arttıran portakal, mandalina, domates, kafein, çikolata, baharat, nane gibi gıdalardan kaçınmaları gerektiğinin altını çizen uzmanlar, yemekten sonra hemen yatılmamasını, yatıldığı zaman da 45 derece eğimli olarak yatılmasını öneriyor.

Oruç saatlerinin uzun olması nedeniyle vücutta oluşacak su kaybının balgamın koyulaşması ve zor çıkarılmasına neden olacağından balgam ve öksürük şikayetlerinin artacağını kaydeden uzmanlar, böyle günlerde astım hastalarının oruç tutmaması gerektiğini savunuyor.

Astım hastalarının vücutlarındaki su kaybın telafi edebilmek adına iftar sofralarında bol bol su içmeleri gerektiğini de hatırlatan uzmanlar, astım spreyi ve buhar tarzı ilaçların orucu bozmadığından asla aksatılmaması gerektiğini işaret ediyor.