Türkiye'deyken düzenli olarak kan bağışında bulunan İbrahim Yaşasın geçtiğimiz yıl West Palm Beach bölgesinde gördüğü 'One Blood Foundation' adlı kuruma kan bağışı yapmak istedi. Bağış öncesi Türkiye'de de uygulandığı gibi bir form dolduran İbrahim Yaşasın, kurumun görevlisinden hiç beklemediği bir yanıt alınca şoke oldu.

IRKÇILIK OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜ!
Görevli tarafından Türk olduğu için kan bağışı yapamayacağı söylenen İbrahim Yaşasın, ilk olarak ırkçı bir tutumla karşılaştığını düşünse de olayın aslı kısa sürede ortaya çıktı.

Görevlinin sözleri üzerine sinirlenen ve kendisini şikayet edeceğini belirten Yaşasın'a 'Türkiye'de hangi yıllarda yaşadınız', 'Askerlik yaptınız mı', '1986'da size yumurta, çay, fındık gibi gıdalar yedirildi mi?' soruları da yöneltildi.

1986 yılında Çernobil patlaması döneminde yurtdışına satılan malların geri gönderildiği ve ürünlerin askeriyeye ve okullara dağıtıldığını öğrenen Yaşasın'a bu nedenlerden ötürü Türklerin ve bazı diğer vatandaşların kanının alınmadığı işaret edildi.

Yapılan açıklamanın kendisini şoke ettiğini belirten Yaşasın, kendisine konuyla ilgili belge verilmediğini kaydetti. Alınan önlemlerin kendisini hayran bıraktığını vurgulayan Yaşasın, Türkiye'de de buna benzer uygulamaların gerçekleşmesi gerektiğini savundu.

Konuyla ilgili olarak 'One Blood Foundation' Amerika Birleşik Devletleri Federal Sağlık Kanunları'na göre 80-96 yılları arasında Türkiye'nin içinde olduğu Avrupa ülkelerinde en az 5 ay geçiren kişilerin kan bağışını kabul etmediklerini açıkladı.
'One Blood Foundation' bu süre zarfındaki ülkelerin vatandaşlarının da kan bağışından doğal olarak yararlanamadıklarını dile getirdi.

Türk Kızılayı da Türkiye'de de Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen kan ve kan ürünleri alma kriterleri olduğunu vurgularken, donör sorgulama formlarının önemine dikkat çekti.