Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, askeri hastanelerin yeniden açılmasına ilişkin olarak önemli açıklamalarda bulundu. Ayrıca, Gazze'deki ateşkes sonrası oluşturulacak "Gazze Görev Gücü" ile ilgili detaylar da paylaşıldı. Bu açıklamalar, Türkiye'nin ulusal güvenlik stratejileri çerçevesinde büyük önem taşıyor.
Suriye’deki Son Durum
MSB kaynakları, Suriye'deki güncel durumu ele alarak, 12 Ekim’de Ankara’da gerçekleştirilen üçlü görüşme ve terör örgütü SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonuna ilişkin sorulara yanıt verdi. Kaynaklar, Suriye’nin yeni hükümetinin tüm kurumlarıyla yeniden yapılanma sürecine girdiğini ve ülke içindeki istikrar ile güvenliğin sağlanması amacıyla çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti. Bu bağlamda, Suriye Savunma Bakanlığı ile iş birliği ve koordinasyonun artırılmasının önemli olduğunu vurguladı.
SDG’nin Suriye Ordusuna Entegrasyonu
MSB kaynakları, Suriye’deki istikrar ve güvenliğin sağlanmasında "Tek Devlet, Tek Ordu" ilkesinin desteklenmesi gerektiğini ifade etti. Bu çerçevede, SDG terör örgütünün Suriye Ordusuna entegrasyonunun kritik öneme sahip olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin, bu konudaki koordinasyon çalışmalarını sürdürdüğünü ve süreci dikkatle takip ettiğini aktardı.
Askeri Hastanelerin Yeniden Açılması
Askeri hastanelerin yeniden açılmasına dair kamuoyunda yer alan spekülasyonlar da gündeme geldi. MSB kaynakları, Cumhurbaşkanı’nın direktifleri doğrultusunda askeri sağlık sisteminin güncellenmesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ihtiyaçlarının en iyi şekilde karşılanmasına yönelik çalışmaların devam ettiğini bildirdi. Bu açıklama, askeri sağlık hizmetlerinin yeniden yapılandırılması gerektiğine işaret ediyor.
Gazze Görev Gücü
Gazze’deki ateşkes sonrası kurulan "Gazze Görev Gücü" ile ilgili olarak, MSB kaynakları, bölgedeki insani trajedinin acil yardım gerektirdiğini vurguladı. Altyapının yeniden inşası ve insani yardımların hızlı bir şekilde bölgeye ulaştırılmasının öncelikli hedefler arasında yer aldığını belirtti. Türk Silahlı Kuvvetlerinin, daha önceki barış misyonlarındaki deneyimleri ışığında uluslararası hukuk çerçevesinde kendisine verilecek her türlü görevi üstlenmeye hazır olduğu ifade edildi. Bu konudaki çalışmaların, devletin ilgili kurumlarıyla koordineli bir şekilde yürütüldüğü ve gelişmelerin kamuoyuyla paylaşılacağı bildirildi.