Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), 28. Dönemin 3. Yasama Yılı'nda Dilekçe Komisyonu'na yapılan başvuru sayısında önemli bir artış yaşandı. 1 Ekim 2024 ile 21 Temmuz 2025 tarihleri arasında, toplam 11 bin 10 dilekçe TBMM'ye iletildi. Bu durum, vatandaşların bireysel taleplerinin meclis gündemine taşınmasında Dilekçe Komisyonu'nun rolünü gözler önüne seriyor.
Başvuruların Dağılımı ve Alanlar
Dilekçe Komisyonu'na yapılan başvuruların büyük bir kısmı, %84'lük oranla e-Dilekçe sistemi üzerinden gerçekleştirildi. Başvuruların demografik dağılımına bakıldığında, %22'sinin kadınlar tarafından, %78'inin ise erkekler ve tüzel kişiler tarafından yapıldığı gözlemleniyor. En fazla başvuru ise çalışma ve sosyal güvenlik alanında gerçekleşirken, bu alanı adalet hizmetleri, eğitim ve vergi ile mali işlemlere ilişkin talepler takip etti.
İllere Göre Dilekçe Sayıları
Coğrafi dağılıma bakıldığında, İstanbul 2 bin 183 dilekçe ile en fazla başvuru yapılan il oldu. Ankara'dan 1,076, İzmir'den ise 589 başvuru yapıldı. Diğer yandan, en az dilekçe gönderen iller arasında Çankırı ve Tunceli ile Bartın dikkat çekiyor. Bu illerdeki başvuru sayıları sırasıyla 5 ve 11 olarak kaydedildi.
Komisyonun Çalışmaları ve Kararları
Komisyon Başkanlık Divanı, 28. Dönem 3. Yasama Yılı'nda 15 toplantı gerçekleştirdi. Bu toplantılarda 10 bin 631 dilekçe hakkında görüşülemeyeceğine dair karar alındı. Ayrıca, 112 dilekçe ise mevzuata uygun olmaması veya mükerrer olması nedeniyle işlemden kaldırıldı. Bu durum, TBMM Dilekçe Komisyonu'nun başvuruların titizlikle incelendiğini ve düzenli bir süreç içerisinde değerlendirildiğini gösteriyor.
İlginç Talepler ve Çözüm Süreçleri
TBMM Dilekçe Komisyonu, zaman zaman ilginç ve dikkat çekici taleplerle karşılaşabiliyor. Komisyon, vatandaşların sorunlarının çözümünde aktif bir rol üstlenmekte, toplumsal ve çevresel taleplerle ilgili yerinde incelemeler yapmaktadır. Bu süreçte, dilekçelerde yer alan iddiaların ve taleplerin sağlıklı bir biçimde analiz edilebilmesi için kamu kurumları ve yerel paydaşlarla iş birliği sağlanmaktadır. Böylece, sorunların kaynağı tespit edilmekte ve uygun çözüm yolları belirlenmektedir.