Son 20 yıldır dijital gelişmeler dünyayı yeni ve son derece tehlikeli bir alana sokmuştur.
Dijital hemen hemen her sektörde sürekli gelişmekte ve bu sürekliliği ile dünyada 3.5 milyar insanı doğrudan 3.5 milyar insanı da dolaylı olarak etkilemektedir.
Bu durum hiç şüphesiz bu çağın gerekliliği ancak olumlu olması yanında da çok hassas ele alınması gereken bir konudur.
Dijital alanlardan kaydedilen kişileri veya kullanıcıların tüm hakları üzerinde her zaman büyük bir tehdit oluşturmaktadır.
Hepimizin bildiği gibi dijital ortamda tüm kişisel veriler kayıt altında olduğundan güvence altına alınmazsa daha sonra doğabilecek usulsüz uygulamalara mağruz kalabileceğinden büyük zararlar oluşturabilir.
Evet aslında sorun çok büyük!
Peki! Böyle hiç istenmeyen problemlerle karşılaşmamak için neler yapılmalı?
Yani, kişisel olarak ya da küresel hukukta ne gibi tedbirler alınmalı?
Kişilerin tüm hesaplarındaki sık sık parola değişikliği veya karmaşık şifrelemelerle tedbir almaları ilk akla gelen basit bir çözüm.
Devletlerin ise mevcut ceza hukuk sistemlerine yeni kanunları ilave ederek düzenleme yapmaları şarttır. Ancak uluslararası hukukta ise henüz elle tutulu somut bir uygulama mevcut değildir.
Oysa insanlar ilk karasal anayasalarını oluştururken tüm hak ve hükümlülüklerini belirleyici, açıklayıcı ve evrensel olarak hazırlamışlardır.
Geldiğimiz süreç şunu göstermektedir ki artık hayatımızın bir parçası olan dijital ortamın da Anayasasının acilen anayasasının oluşturulması gerekmektedir.
Lütfen dikkatli olun ve bilmediğiniz linkleri açmayın. Ayrıca emin olmadığınız e ticaret platformlarından da alışveriş yapmayın.
Hepinize dikkatli bir dijital yaşam diliyorum.