Şu andaki kuşağın Z kuşağı olarak tanımlandığını belirten uzmanlar, bu kuşağın yaşam biçimini en iyi şekilde tamamlayan kelimelerin icat ve teknoloji olduğunu hatırlatıyor.

Teknolojinin patladığı bir çağın ortasına doğan çocukların, internete bağımlı olmadan dijital dünyayı tanımaların büyük önem taşıdığını savunan uzmanlar, ancak bu şekilde verimli bir gelecek kurulabileceğini paylaşıyor.

Teknolojinin içine doğdukları için teknolojiye çabuk adapte olan Z kuşağı çocuklarının, bazen normal yaşantılarının işlevini engelleyecek kadar teknoloji bağımlısı olabileceğini belirten uzmanlar, burada çocuğun hem ailesinin hem de eğitim gördüğü kurumun hassas davranması gerektiğini işaret ediyor.

Florida Devlet Üniversitesi ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nden bilim insanları tarafından gerçekleştirilen ankette ülkemizde 0-6 yaş aralığındaki çocukların yüzde 63'ünün tableti yalnız, yüzde 57'sinin ise ebeveyni il birlikte ortaya çıktı.

Çocuğun ve ebeveynin dijital ürünü birlikte kullanması gerektiğini ifade eden uzmanlar, Türkiye'de çocukların yüzde 72'sinin tableti yalnız video izlemek için kullandığını dile getiriyor.

Video izlemeyi sırasıyla, oyun oynamak, resim yapmak, eğitimsel amaçlar ve fotoğraflara bakmak takip ediyor.

Ülkemizde ebeveynler yüzde 55 oranında indirecekleri uygulamayı kendi tercih ederken, Amerika Birleşik Devletleri'nde bu oran değişiyor.

Türkiye'de çocukların yüzde 52'si hafta içi tabletle bir saat veya daha az zaman geçiriyor. Hafta sonu ise oran biraz daha artıyor. Bu oranlar ABD'deki yaşıtlarıyla da benzerlik gösteriyor.

Yeni nesile bilim, sanat, kültür konusunda eğitim verme görevinin özellikle aileye düştüğünü işaret eden uzmanlar, arkadaş, doğa sevgisi gibi değerlerin ancak bu şekilde kazandırılabileceğini hatırlatıyor.