Söz konusu bu durumun yalnızca estetik açıdan değil, göz sağlığı içinde önemsenmesi gerektiğini ifade eden uzmanlar, gerek genetik yapı, gerekse çevresel faktörler nedeni ile yıllar içerisinde göz çevresinde bazı istenmeyen değişiklikler gelişebildiğini savunuyor. Göz çevresinde meydana gelen değişikliklerin kişiyi hem kozmetik olarak hem de yorgun hem de yaşlı görünüm nedeniyle rahatsız edebileceğini dile getiren uzmanlar, bu sorunlarla problemin yoğunluğuna bağlı olarak hafif (ayaktan) veya daha etkin (cerrahi) müdahaleler uygulanabildiğini kaydediyor. Çoğunlukla yaşlanmayla birlikte göz çevresinde meydana gelen ve kişileri rahatsız eden göz torbalanmaları, kapak düşüklükleri ve cilt sarkmaların bu problemlerin başında geldiğini açıklayan uzmanlar, göz kapağı derisinde torbalanma olmadan sadece sarkma ya da gevşemenin de oluşabileceğini kaydediyor. İşte bu gibi vakalarda yüzeysel uygulamaların yeterli olmadığını ve mutlaka cerrahi tedaviye yani bllefaroplasti - göz kapağı estetiğine başvurulması gerektiğini hatırlatmakta fayda var. Söz konusu girişimlerin alt ve üst göz kapaklarından fazla cilt ve yağ dokusunun çıkarılması hedeflendiğini ifade eden uzmanlar, çıkarılan doku miktarlarının çok iyi planlanması, bazen de sadece yerlerinin değiştirilip bırakılmasının gerekli olduğunu savunuyor. Bu amaçla önce tam bir göz muayenesi ve cerrahi planlama gereklidir. Düzgün planlanarak yapılmış bir cerrahi işlem hastaya daha genç bir görünüm kazandırır. Fakat bunu gerçekleştirirken göz sağlığını bozacak veya tehlikeye atacak planlamalardan kaçınmak gereklidir. Bu nedenle cerrahi öncesi detaylı bir göz muayenesinin ne kadar değerli olduğu yadsınamaz bir gerçektir.