Özellikle alerjik bünyeye sahip kişilerin dış faktörlerden etkilenerek son baharda sokağa çıkamaz hale geldiğini vurgulayan uzmanlar, bunun için bazı önleyici ve tedavi edici yöntemlerin bulunduğunun altını çiziyor.

Öncelikle en önemli adımın yaz döneminde güneşten mümkün olduğunca fazla derece yararlanılması geldiğini belirten uzmanlar, sonbaharda insanların vücudunda kışa hazırlık için önemli değişikliklerin yaşandığını kaydediyor.

Açık havada geçen yaz mevsiminin ardından sonbaharın gelmesi ve havaların soğumasıyla birlikte kapalı ortamlara dönüşün başladığını belirten uzmanlar, güneşten daha az yararlanılan bu dönemde alerjik hastalıkların ortaya çıktığının üzerinde duruyor.

Sonbaharda daha az zaman geçirmenin ve zaman geçirilse bile güneşten daha az yararlanmanın söz konusu olduğunu hatırlatan uzmanlar, bu durumun depresyona sürüklediğini de paylaşıyor.

Sonbaharda alerjik reaksiyonların ortaya çıkmasını tetikleyen başlıca alerjenler ev tozu akarlarıdır. Bir diğer neden de nem faktörüdür. Yağmurların artıp, özellikle de dökülen yaprakların nemli ortamda kalması küf mantarı sporlarının ortaya çıkmasına yol açar.

Bu mantarlar rüzgarla yayıldığından, açık havada bulunmak küf mantarı alerjisi olan kişilerin şikayetlerini artırabilir. Ayrıca bu dönmede alerjik reaksiyonları tetikleyen bir diğer önemli alerjen ise yabani otlardır. Ağustos ayı ortasından başlayan ve Kasım ayı sonlarına kadar devam eden yabani otlardan yayılmaya başlayan polenler, yağışlarla birlikte artan küf mantarı sporları ve kapalı mekanda oluşan ev tozu akarları çevresel faktörler ile buluşarak üst solunum yolu alerjilerini ve astımı tetikler.