Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Bakü’de düzenlenen 3. İslamofobi ile Mücadele Konferansı’na gönderdiği mesajda, İslam karşıtlığının dünya genelinde sistematik ve tehlikeli bir hal aldığını söyledi.
Aliyev'in mesajı, Cumhurbaşkanlığı Müşaviri Hikmet Hacıyev tarafından okundu. Mesajda, “İslam’a ve Müslümanlara yönelik hoşgörüsüzlük sadece bireysel olaylarla sınırlı değil, artık kurumsal ve siyasi düzeyde de kendini gösteriyor” vurgusu öne çıktı.
“Bazı Batılı ülkelerde İslamofobi devlet politikası haline geldi”
Aliyev, bazı ülkelerin laiklik ve ifade özgürlüğü adı altında Müslümanların inançlarını hedef aldığını belirterek, bu durumun ayrımcılık, eğitim ve istihdam haklarının ihlaliyle sonuçlandığını dile getirdi.
Kur’an-ı Kerim’in yakılması, camilere yapılan saldırılar ve Müslüman mezarlıklarının tahrip edilmesini örnek gösteren Aliyev, “Bu saldırılar ifade özgürlüğü değil, doğrudan İslam düşmanlığıdır” dedi.
“İslamofobik yaklaşımlar Batı’da teşvik ediliyor”
Aliyev, medya ve bazı siyasi çevrelerin bilinçli olarak İslam’ı terörle ilişkilendirdiğini, radikal sağ partilerin de bu algıyı körüklediğini ifade etti. Avrupa Parlamentosu gibi kurumların çifte standartlı tutumlarının bu süreci derinleştirdiğini kaydetti.
“Karabağ’daki işgalde İslam mirası hedef alındı”
Azerbaycan’ın da İslamofobi'nin etkilerinden muaf olmadığını belirten Aliyev, Karabağ işgali sırasında cami, türbe ve mezarlıkların yıkıldığını, dini kimliğin tahrip edildiğini hatırlattı.
“Bazı çevreler bu işgali dini çatışma olarak göstermeye çalıştı, gerçekleri göz ardı etti” dedi.
“Müslüman ülkeler ortak hareket etmeli”
Aliyev, konuşmasını şu çağrıyla tamamladı:
“Tüm Müslüman ülkeler, İslamofobiye karşı tek cephede mücadele etmeli. Dayanışmamızı güçlendirmeli, sesimizi birlikte yükseltmeliyiz.”