Altın fiyatları, 2025 yılında önemli bir artış göstererek %50 oranında yükseldi. Morgan Stanley, 2026 yılı için ons başına 4.400 dolarlık rekor bir tahminde bulundu. Bu süreçte, altın, merkez bankası rezervlerinde ABD tahvillerini geride bırakarak dikkatleri üzerine çekti. Ayrıca, borsa yatırım fonlarına (ETF) olan rekor girişler ve jeopolitik riskler, altın fiyatlarının yükselmesine katkıda bulundu.
Fiyat Artışını Tetikleyen Faktörler
10 Ekim 2025 tarihinde ons başına 4.000 doları aşarak tarihi bir zirve yapan altın, 21 Ekim’de %6 oranında bir düşüş yaşayarak son 12 yılın en büyük günlük kaybını kaydetti. Ancak bu olumsuz gelişmelere rağmen, altın 2025 yılı itibarıyla en iyi performans gösteren varlıklardan biri olmayı başardı. Morgan Stanley, altın fiyatlarındaki artışın arkasında gümrük tarifeleri, Gazze’deki çatışmalar, Federal Rezerv’in bağımsızlığına dair endişeler ve ABD hükümetinin kapanma riski gibi faktörlerin etkili olduğunu belirtiyor.
Üçüncü çeyrekte ETF’lere 26 milyar dolarlık rekor bir giriş gerçekleşti ve toplam varlıklar 472 milyar dolara ulaştı. Doların zayıflama beklentisi ve Federal Rezerv’in faiz indirimleri, altının değer kazanmasına yardımcı olan diğer unsurlar arasında yer alıyor.
Rallinin Geleceği
Morgan Stanley, 2026 yılının sonuna kadar altın fiyatlarında %10 ek kazanç öngörüyor. Ancak güçlü bir ABD doları veya sabit faiz oranlarının bu ralliyi yavaşlatabileceği de ifade ediliyor. Altın üreticileri için olumlu bir görünüm olsa da, izin süreçleri ve düzenleyici engellerin büyük bir yatırım döngüsünü zorlaştırabileceği belirtiliyor.
Ünlü Analistten Altın Tahmini
Morgan Stanley analisti Gower, altın fiyatlarının yükselmesiyle birlikte talepte bir düşüş riski olabileceğini vurguladı. Gower, "Fiyatların yükselmesiyle talepte düşüş riski de var. Örneğin, altın fiyatı arttıkça, merkez bankalarının rezerv hedeflerini gerçekleştirmek için daha az altın alması yeterli olacak" şeklinde değerlendirmelerde bulundu. Ayrıca, ikinci çeyrekte takı talebinin, 2020 yılının üçüncü çeyreğinden bu yana en düşük seviyeye indiğini ve tüketicilerin yüksek fiyatlara tepki verdiğini sözlerine ekledi.