Türkiye, son günlerde iki farklı baba hikayesiyle sarsıldı. Samsun'da, üçüncü kez kansere yakalanan ve çocuklarının eğitim masraflarını karşılamak için çaycılık yapan bir baba, toplumda büyük bir dayanışma duygusu uyandırdı. Diğer yandan, Afyonkarahisar'da bir babanın çocuklarına yönelik uyguladığı şiddet, dehşet verici görüntülerle gün yüzüne çıktı. Her iki olay, baba kavramının farklı yüzlerini gözler önüne serdi.
Samsun'da Umut Dolu Bir Mücadele
Samsun'da yaşayan Yakup Ceniklioğlu, tiroit kanseri nedeniyle iki kez ameliyat geçirmiş ve şimdi de aynı hastalığın üçüncü kez nüksetmesiyle mücadele ediyor. 10 yıldır çaycılık yaparak ailesinin geçimini sağlamaya çalışan Ceniklioğlu, çocuklarının eğitimine büyük önem veriyor. Kendisiyle yapılan bir röportajda, "Bir kızım ve bir oğlum okuyor, diğer iki kızım da evli. 2019 yılında tiroit kanserine yakalandım. İki ameliyat geçirdim ve atlatmayı başardım, fakat şimdi üçüncü kez nüksetti. Tedavilerim devam ediyor, rutin kontrollerime gidiyorum. Ayrıca şeker hastasıyım ve günde dört kez insülin iğnesi vurulmak zorundayım. Tüm bu hastalıklara rağmen ayakta durmaya çalışıyorum ve ailemin geçimini sağlamak için mücadele ediyorum," ifadelerini kullandı.
Afyonkarahisar'da Şiddet Olayı
Öte yandan, Afyonkarahisar'da bir baba olan Murat M., dört çocuğuna karşı gerçekleştirdiği fiziksel şiddetle gündeme geldi. Çocuklarının kayınvalidesi ve kayınbiraderiyle yaşadığı evde, eline aldığı kemerle çocuklarını döverken kaydedilen görüntüleri, kavgalı olduğu kayınbiraderine gönderdi. "Bir daha gidecek misiniz ninenize?" diye bağırarak çocuklarına işkence eden Murat M.'nin bu görüntüleri, aile üyeleri tarafından avukatlarına iletildi. Yaşanan bu olayın ardından Murat M. hakkında suç duyurusunda bulunuldu ve savcılık, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'nden çocukların korunma altına alınmasını talep etti. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
Bu iki olay, toplumda baba figürünün iki zıt yüzünü temsil ediyor. Bir yanda hastalıklarla boğuşan ve çocuklarının geleceği için mücadele eden bir baba, diğer yanda ise kendi çocuklarına şiddet uygulayan bir baba. Her iki hikaye, toplumun bu konularda nasıl bir tavır alması gerektiğini yeniden sorgulatıyor.
