Çorum'un İskilip ilçesinde yaşayan 50 yaşındaki emekli sağlık memuru Cengiz Semerci, hobi olarak başladığı diorama (minyatür) sanatı ile uluslararası alanda dikkat çekiyor. Emekliliğin ardından açtığı atölyede, kişiye özel minyatürler ve maketler üreterek Amerika, İtalya ve Güney Kore gibi ülkelerden yoğun siparişler almaya başladı. Semerci'nin eserleri, sosyal medya aracılığıyla daha geniş kitlelere ulaşıyor.
Diorama Sanatına İlgi ve Gelişim Süreci
Cengiz Semerci, yaklaşık 20 yıl önce el sanatlarıyla uğraşan bir arkadaşından ilham alarak diorama sanatına yöneldi. Başlangıçta evinde küçük projelerle uğraşan Semerci, zamanla bu hobisini profesyonel bir meslek haline dönüştürerek İskilip'teki tarihi arastada atölyesini kurdu. Burada hem eserlerini sergiliyor hem de günlük yaşamının büyük bir bölümünü geçiriyor. Semerci, "Sabah geliyorum, bir bakıyorum akşam olmuş; zaman nasıl geçiyor anlamıyorum," diyerek sanatına olan tutkusunu vurguluyor.
Diorama Sanatının Tanımı ve Kullanılan Malzemeler
Diorama, bir olayı veya durumu küçük figürler ve maketlerle canlandırarak anlatma tekniği olarak tanımlanıyor. Semerci, bu sanatın kökeninin Uzak Doğu'ya dayandığını belirtiyor. Çeşitli malzemelerin kullanılabildiği diorama sanatında, Semerci ağırlıklı olarak reklam firmalarının kullandığı dekota malzemesini tercih ediyor. Ayrıca ahşap, plastik ve atık malzemelerle de farklı projeler ortaya koyuyor. "Başlangıçta kendimi çok duyuramadım, ancak zamanla sosyal medya sayesinde yurt dışına bile satış yapabilir hale geldim," diyen Semerci, özellikle uluslararası siparişlerin artmasından duyduğu memnuniyeti ifade ediyor.
Özel Siparişler ve Müşteri İlişkileri
Cengiz Semerci, Amerika, İtalya ve Güney Kore'den gelen özel siparişler üzerine çalışıyor. Müşterilerinin taleplerine uygun olarak eski evlerini veya iş yerlerini maket haline getirebiliyor. "Fotoğraflara bakarak o mekanları yapabiliyorum," diyen Semerci, bu süreçte müşteri memnuniyetinin kendisi için büyük bir önem taşıdığını vurguluyor.
Atölye Ziyareti ve Toplum Üzerindeki Etkisi
Semerci'nin atölyesi yalnızca bir satış noktası değil, aynı zamanda ziyaretçilerin nostaljik anılarla dolu bir deneyim yaşadığı bir mekan. "İş yerime çok farklı insanlar geliyor. Burası, insanların gezip çocukluklarına dönebilecekleri adeta küçük bir müze gibi," şeklinde konuşan Semerci, diorama sanatının insanlara huzur verdiğini ve olumsuz düşüncelerden arınmalarına yardımcı olduğunu ifade ediyor. Herkesin en azından temel el becerileri ile bu sanatı deneyimleyebileceğini belirten Semerci, merak edenlere de yardımcı olmaktan mutluluk duyduğunu ekliyor.