24 Saat Haber
İstanbul
Açık
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,5058 %0.16
49,2640 %-0.11
5.697,20 % 0,38
Ara
Medya24 Gündem Türkiye, Trump'ın Gazze Planına Nasıl Bakıyor?

Türkiye, Trump'ın Gazze Planına Nasıl Bakıyor?

Okunma Süresi: 3 dk

ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 29 Eylül 2023 tarihinde Beyaz Saray'da gerçekleştirdikleri görüşme sonucunda Gazze için hazırlanan 20 maddelik bir barış planı üzerinde uzlaştıklarını duyurdu. Bu gelişme, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekerken, Türkiye’nin konuyla ilgili tepkileri de merak konusu oldu.

Erdoğan'dan İlk Tepki

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trump'ın Gazze'deki çatışmaların sona ermesi için yaptığı girişimleri takdirle karşıladı. BBC Türkçe'nin aktardığına göre Erdoğan, "Gazze'de akan kanın durması ve ateşkesin sağlanması için gösterdiği çabayı" önemsediğini ifade etti. Ayrıca, "Tarafların kabul edeceği adil ve kalıcı bir barışın tesis edilmesi için Türkiye olarak biz de sürece katkı vermeye devam edeceğiz" sözleriyle Türkiye'nin barış sürecine olan bağlılığını vurguladı. Erdoğan'ın açıklamaları, Hamas'ın planla ilgili olası tutumuna yönelik bir dikkat çekme olarak yorumlandı.

Diplomatik Çabalar ve Toplantılar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 23 Eylül'de Müslüman ülkelerin liderleriyle bir araya gelerek Gazze konusunu ele alan bir toplantıya katıldı. İki gün sonra, Trump ile Beyaz Saray'da bir görüşme gerçekleştirdi. Türkiye’nin Milli Güvenlik Kurulu, 30 Eylül'deki toplantısında, "Türkiye'nin adil ve kalıcı bir barışın tesisine yönelik atılan her türlü müspet adıma katkı sunmaya devam edeceği" ifadesine yer verdi. Ancak Türkiye’den gelen açıklamalarda, 20 maddelik barış planının detaylarına ilişkin bir değerlendirme yapılmadı.

Türkiye'nin Rolü ve Katkıları

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 28 Eylül'de New York’ta düzenlediği basın toplantısında, Gazze’de bir ateşkes sağlanması için yoğun bir diplomasi trafiği yürütüldüğünü belirtti. Fidan, Türkiye'nin amacının "ateşkesin sağlanması, sivil katliamının durması ve insani yardımların Gazze'ye ulaşması" olduğunu kaydetti. Türkiye’nin sürece katkısının sessiz ama etkili bir şekilde sürdüğünü ifade eden Fidan, ilgili ülkelerle müzakerelerin devam ettiğini duyurdu.

Barış Kurulu ve Erdoğan'ın Rolü

Fidan, Trump’ın İslam ülkelerini bir araya getirme fikrinin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından gündeme getirildiğini aktardı. Trump, 29 Eylül'de yaptığı açıklamada, İslam ülkelerinin 20 maddelik barış planını desteklediğini ve "Barış Kurulu"na liderlik edeceğini bildirdi. Ancak Türkiye'nin bu kuruldaki rolü ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılıp katılmayacağı konusunda henüz net bir bilgi bulunmuyor.

MİT Başkanı'nın Doha Ziyareti

Türkiye’nin sürece olan katkısını pekiştiren bir diğer önemli gelişme ise Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın’ın 30 Eylül'de Doha’ya gerçekleştirdiği ziyaretti. Kalın, burada Katar Başbakanı Muhammed al-Tani, Mısır istihbarat başkanı Hasan Rashad ve Hamas temsilcileriyle bir araya gelerek planı masaya yatırdı. Arap basınında yer alan haberlere göre, Türkiye, Katar ve Mısır temsilcileri, Hamas’ın barış planını reddetmemesi için çağrıda bulunuyor.

Gelecek Temaslar

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 1-2 Ekim tarihlerinde Körfez ülkelerinde temaslarda bulunacak. Bu kapsamda, Suudi Arabistan'da düzenlenecek bir konferansa katılacak olan Fidan, 2 Ekim'de Birleşik Arap Emirlikleri’ne gidecek ve burada Gazze planının değerlendirilmesine yönelik görüşmeler yapacak. Türkiye’nin Hamas ile olan ilişkileri göz önüne alındığında, bu temasların ilerleyen süreçte barış sürecine katkı sağlayıp sağlamayacağı merak ediliyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *