İçerdiği lif, protein, karbonhidrat, antioksidan, B riboflavin, tiamin, niasin, piridoksin ve pantotenik asit gibi vitaminleri, kalsiyum, folat, çinko, potasyum, demir ve manganez nedeniyle büyük bir mucize olduğunu hatırlatan uzmanlar, fındığın çiğ olarak tüketilmesi durumunda besin değerinden daha fazla yararlanılacağını paylaşıyor.

Kimilerinin fındığı kavurarak tüketmeyi sevdiğini belirten uzmanlar, ancak bunun fındakta besin kaybını sebebiyet verdiğini hatırlatıyor. Fındığın içindeki sağlıklı yağların kavrulmayla birlikte hasar gördüğünü ve okside olduğunu hatırlatmakta fayda var. Bunun da hücrelerimize zarar verdiğini ve serbest radikallerin ortaya çıktığını vurgulayan uzmanlar, kavrulmamış fındıklar, kavrulmuş fındıklara oranla iki kat fazla antioksidan içerdiğini işaret ediyor. Bu sebeple fındık tüketirken mutlaka kavrulmamış fındık tüketmeye özen gösterilmesi gerektiğinin altını çizen uzmanlar, çiğ fındığın içinde bulunan E vitaminin, kırmızı kan hücrelerinin parçalanmasına engel olduğunu ve anemi riskini azalttığını kaydediyor. Uzmanlar bunun yanı sıra doğru kan dolaşımı, ateş, soğuk algınlığı ve diğer hastalıkların da oluşma riskini azalttığını hatırlatıyor.

Fındığın içinde bulundurduğu B6 sebebiyle elektrik sinyallerinin alımı ve verimini sağladığını işaret ediyor.

Fındıkta, protonosiyanidinler, kersetin ve kaemferol gibi fitopkimyasal maddeler bulunuyor. Bu proantosiyaninler 'flavonoidler' olarak adlandırılan bir gruba ait. Flavonoidler beyin sağlığını destekleyebiliyor. Ayrıca triptofan ve izolosin aminoasitlerinden zengin olduğundan zihinsel ve psikolojik olarak kişinin kendisini daha iyi hissetmesini sağlıyor.