Genel Koordinatörümüz Kadir Balık sordu, Murat Emra Üstün cevapladı.
İşte Murat Emre Üstün ile ilgili merak ettiğiniz tüm soruların cevabı sizlerle.
Murat Emre Üstün 11 Ocak 1979 İzmit / Kocaeli doğumlu...
Öğrenimi;
1997 yılında Kocaeli Üniversitesi / Büro Yönetimi
2001 yılı Bülent Ecevit Üniversitesi / Elektronik Bölümü
2005 yılı Anadolu Üniversitesi / İşletme Bölümü
Üç üniversite mezunu Murat Emre Üstün'ü gelin kendisinden tanıyalım;
2003 yılında yatığım ilk evliliğimden Oğuz Han Burak isimli oğlum dünyaya geldi. 2007 yılında klipte ana rolde bana eşlik ediyor. 2019 yılında 2. Evliliğimden kızım Buse Lara dünyaya geldi. 2020 yılında klipte kısacık ta olsa bir rolü var tavşanımın. Eşim ve aşkım Türkmen asıllı ve Rusya'dan Dinara. Benim kadınım her başarımın mimarıdır şimdiden söyleyeyim.
Sanat hayatım çok küçük yaşlarda eş dost akraba düğünlerinde şarkılarla başladı. Ufak tefek söz ve besteler yaptım. Ancak o yıllarda gelecek kaygısıyla atmam gereken adımlardan ötürü çok istediğim halde sanata zaman ayıramadım. 2000 yılından beri inşaat sektöründe ticaret yapmaktayım ve ticaretimi olgunlaştırdığıma inandığım bu dönemde artık hayallerimin peşinde olmam gerektiğini farkettim. Yaklaşık 5 yıl önce arkadaşım olan oyuncu Gülsüm Baylık'ın tavsiyesi üzerine Aykut Çetinkaya önderliğindeki tiyatro eğitimlerine katıldım. Ve farkettim ki yaşadığım hayat beni iyi bir oyuncu adayı yapmış.
İlk oyunum Haldun Taner'in "Ayışıgında Şamata" oyunuydu. Doktor Epkem karakteri ile ilk tiyatro deneyimimi kazanmış oldum. O beni çok mutlu eden hayallerime yaklaştıran ve beni başarılı kılan bu sahne deneyimi ufkumu değiştirdi ve oyunculuk yapabilecegime ikna etti beni. Akabinde daha profesyonel çalışabilmek için sevgili Serkan Keskin ve bir çok değerli hocamın katkılarıyla semaver kumpanyada aylar süren Atelye programlarına katıldım. Muhtelif tiyatro oyunlarında yer aldım. Arkasından tanıştığım bir cast ajans benim kamera için yaratılmış olduğuma ikna edip Payitaht dizisinde Bay Brunch karakteriyle kamera önüne geçmemi sağladı. Ve ben artık daha mutluydum. Arkasından "İkigözüm Ahmet" sinema filmi arkasından "Şampiyon" dizisi, "Ya İstiklal Ya Ölüm" dizisi en son "Menejerimi Ara" dizisinde yapımcı Semih'i oynadım. Tabi pandemiden ötürü sektör yavaşlamış durumda oynadığım bazı sinema filmleri de henüz vizyona giremedi maalesef.
Gelelim "Derviş" şarkımızın hikayesine. Sanatçı dostum Ekin Akkaş'ın işletmesinin açılışına davetliydim. Bu açılışta aynı masaya denk geldiğimiz talk show programcısı Ercan Arkat'la tanıştım. Oyuncu olduğumu duyunca bir tiyatro oyunu olduğundan bahsetti neyse çok uzatmıyım o vesileyle de oda tiyatrosu Kaan Erkam ile tanıştım. Kaan Erkam çok değişik bir insandır. Uhreviyatla Dünyeviyat arasında yerini saptayamıycağınız hızlı düşünen, hızlı karar veren genelde de taşı gediğine koyan bir adam. Tabi ilk gün bunu fark edemedim. Beni gördüğü anda şunu söyledi; Murat bir dost ismidir, sen dostsun ve tam seni anlatan bir şarkı var. Benim yazdığım. Bu şarkıyı şu anda ismini benim zikretmeyeceğim ama herkesin tanıdığı ve severek dinlediği bir sanatçının çok istediğini ve yüksek bedeller ödeyebileceğini söylemişti Kaan Erkam bana. Ama sen dost Murat'sın ve senden hiçbir ücret almadan bu şarkıyı sana veriyorum dedi. Şaşkındım, beni ilk kez gören bir adam karşılıksız çocukluk hayallerime ulaşmam için bir fırsat sunuyordu ve bedelsiz. O kadar uzun zaman olmuştu ki bedelsiz bir şey sahibi olmayalı... Ne yalan söyleyim önce ihtiyatlı davrandım, ama sonra Kaan hoca aile dostumuz oldu ve o uhrevi tarafıyla bana ilk günkü tavrı hiç değişmedi.
Tabi bu kadarla da bitmedi elimde çok güzel sözler var şiir gibi duruyor. İyi de müziksiz bestesiz köfte pardon güfte neye yarar?
Kaan Erkam seni hayatında tanyacağın en iyi müzik adamıyla tanıştırcam dedi. Ve geliyor işte müthiş bir adam daha. Erhan Doğancıoğlu, bu adam müzik için yaratılmış oturduğun zaman sözlerin başına dijital manuel. Her şey onun için nota ritim melodi. Allah'ım ne kadar şanslıydım. Ben sözleri şiir gibi okuyorum Erhan doğancıoğlu melodiye döküyor inanılmaz bir şey. Ve işte Derviş'in hikayesi de böylece başlıyor. Ama kısa bir hikaye değil bu şarkının insanlarla buluşması, tam 1,5 yıl sürdü. Bu süre içinde 2-3 albüm çıkartan insanlar var. İyi bir müzik adamı ile çalışmanın dezavantajı da var mesela ben beğeniyorum o beğenmiyor tekrar tekrar tekrar. Tam bitti diyorum şarkımız mixe hazır, Erhan doğancıoğlu gel buraya öyle kolay değil diyor tekrar sıfırdan. 'Herkes şarkı söyler ama herkes şarkı dinletemez' diyor. Tabi ne demek istediğini şarkımızın yayınlandığı bugünlerde çok daha iyi anlıyorum. Benimde çenem düştü mü birinin durdurması lazım. Kısacası özetleyecek olursak bu güzel eserde emeği geçen ve samimiyetiyle yanımda olan bu konuşmamda bahsettiğim tüm dostlarıma sonsuz teşekkürler ediyorum. Bu bizim ilk çalışmamız çok kaliteli işlerimiz elimizde hazır. Ve dinleyici ile buluşmaya can atıyor.
Herkese sevgiler.
