ABD, PKK'nın bölgedeki taleplerine yanıt vererek Türkiye'nin hava operasyonlarını engelleyemediği bir dönemde PKK'ya hava savunma sistemi sağladı. PKK'nın Irak'ın kuzeyindeki etkinliğini sınırlamak için yürütülen Pençe-Kilit Harekatlarına karşı çıkan PKK, ABD'den destek talep etti ve bu talep ABD tarafından karşılandı. Mart ayı ortalarında, terör örgütüne teslim edilen hava savunma sistemleri Gara'ya yerleştirildi.
ABD'nin PKK'ya sağladığı hava savunma sistemleri, terör örgütünün güçlenmesine katkı sağladı. Yeni Şafak'ın haberine göre, ABD, PKK'ya açık bir şekilde 2 adet hava savunma sistemi verdi. Bu sistemler, ABD merkezli iki firma tarafından PKK'ya teslim edildi ve PKK'nın Gara'da konuşlandırıldığı belirlendi. Ancak sadece hava savunma sistemleri değil, aynı zamanda radar, komuta-kontrol ve elektronik harp sistemleri gibi hedefleri imha etmek için kullanılan 200 adet "radyasyon füzesi" de PKK'ya gönderildi. Bu adım, PKK'nın güçlenmesine ve bölgedeki etkisini artırmasına yardımcı oldu. ABD'nin Suriye'deki kontrolü altındaki bölgelerde üretilen kamikaze İHA'lar, füzeler ve roketler de Şubat ayında PKK'ya teslim edildi, bu da ABD'nin terör örgütüne verdiği desteği açıkça gösteriyor.
ABD'nin PKK'ya verdiği destek, bölgedeki terörizmin artmasına ve istikrarsızlığın yayılmasına yol açabilir. PKK, terör örgütü listesinde bulunmasına rağmen, ABD'nin Suriye'de PKK'nın tabela örgütleri olan PYD/YPG/SDG ile iş birliği yapması dikkat çekicidir. DEAŞ'la mücadele gerekçesiyle, ABD'nin PYD/YPG/SDG'ye silah ve mühimmat yardımı yapması ve teröristleri eğitmesi, PKK ile olan ilişkilerini gizlemediğini gösteriyor. ABD'nin, Türkiye'ye karşı PYD/YPG/SDG'nin PKK'dan ayrı bir örgüt olduğunu savunması, ancak verdiği destekle bu tezi çürütmüş olması, ABD'nin bölgedeki çıkarları doğrultusunda tutarsız bir politika izlediğini gösteriyor.
ABD'nin PKK'ya verdiği destek, bölgedeki güvenlik tehdidini artırabilir ve Türkiye ile ABD arasındaki ilişkileri daha da gerilime sokabilir. Türkiye, PKK'nın bölgedeki varlığını sınırlamak için askeri operasyonlar yürütürken, ABD'nin PKK'ya verdiği destek, Türkiye ile ABD arasındaki stratejik ortaklık açısından bir sınav niteliği taşıyor. Türkiye'nin ABD'yi PKK'ya verdiği destek konusunda uyarması, bölgedeki istikrarsızlığı artırabilir ve bölgedeki tansiyonu yükseltebilir.
ABD'nin PKK'ya verdiği destek, bölgedeki dengeleri değiştirebilir ve bölgedeki çatışmaları tırmandırabilir. PKK'nın güçlenmesi, bölgedeki diğer aktörlerin de tepkisini çekebilir ve bölgedeki çatışmaların daha da karmaşık hale gelmesine yol açabilir. ABD'nin PKK'ya verdiği destek, bölgedeki istikrarsızlığı artırabilir ve bölgedeki tansiyonu yükseltebilir. Bu durum, bölgedeki barış ve istikrarı tehdit edebilir ve bölgedeki çatışmaların daha da büyümesine yol açabilir.
ABD'nin PKK'ya verdiği destek, bölgedeki terörizmin yayılmasına ve istikrarsızlığın artmasına yol açabilir. PKK'nın güçlenmesi, bölgedeki diğer terör örgütlerinin de güçlenmesine yol açabilir ve bölgedeki terörizmin artmasına neden olabilir. Bu durum, bölgedeki istikrarsızlığı artırabilir ve bölgedeki tansiyonu yükseltebilir. Ayrıca, ABD'nin PKK'ya verdiği destek, Türkiye ile ABD arasındaki ilişkileri daha da germiş olabilir ve bölgedeki çatışmaların daha da tırmanmasına yol açabilir.
Sonuç olarak, ABD'nin PKK'ya verdiği destek, bölgedeki istikrarsızlığı artırabilir ve Türkiye ile ABD arasındaki ilişkileri daha da germiş olabilir. Bu durum, bölgedeki çatışmaların daha da tırmanmasına yol açabilir ve bölgedeki terörizmin yayılmasına neden olabilir. Bu nedenle, ABD'nin PKK'ya verdiği destekten vazgeçmesi ve bölgedeki terörizme karşı ortak bir mücadele yürütülmesi önemlidir. Bu, bölgedeki barış ve istikrarın sağlanması için gereklidir ve Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin iyileştirilmesine yardımcı olabilir.