Fakat bu gibi durumların dışında vücutta ısı dengesini sağlayan terleme mekanizmasını devreye sokacak durumlar bile olmadan fazlasıyla çalışabilmenin de yaşanabildiğini dile getiren uzmanlar, bu gibi durumların önemsenmesini ve mutlaka yardım alınmasını tavsiye ediyor. Vücut ısısını ayarlayan terleme mekanizmasının yazın geride kaldığı bugünlerde bile çalışmasının dikkat çeken bir gelişme olması gerektiğini ifade eden uzmanlar, vücuttaki 2-4 milyon ter bezinin, kadınlarda daha fazla olmasına rağmen erkeklerde daha aktif bir şekilde çalıştığını paylaşıyor. Aşırı terlemeninyalnızca el ve ayaklarda otaya çıkabileceği gibi vücudun genelinde de yaşanabileceğini kaydeden uzmanlar, özellikle 18 ile 30 yaş arasındaki dönemde terleme sorununun hayatı daha fazla olumsuz etkilediğini vurguluyor. Uzmanlar terlemeye en fazla neden olan durumun hormonal rahatsızlıklar olduğunu kaydederken, metabolizmayı hızlandıran hastalıklar değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor. Bunların başında hipertiroidi yani tiroit bezinin aşırı çalışması terlemeye en sık neden olan sistemik hastalıkların bulunduğunu belirten uzmanlar, bu hastalıkların diğer belirtilerinin çarpıntı, kilo kaybı, titreme, sinirlilik ve saç dökülmesi olduğunu hatırlatıyor. Bu hastalıkların yanı sıra kadınlarda özellikle menopoz sonrası aşırı terleme görülebilirken, aşırı kilo, alkol ya da uyuşturucu kullanımı, baharatlı yiyecekler, kafein gibi etkenler de terlemeyi artıyor. Hormonal rahatsızlıklar ve menopozun dışında, akciğer hastalıkları, ateş ve enfeksiyonlar, verem, çocuklarda şeker, düşük kan şekeri yani hipoglisemi, kalp hastalıkları, kanser türleri, ağrı sendromu da aşırı terlemeye sebebiyet verebiliyor.